Türkiye genelinde 635 bin kişiye istihdam sağlayan ve yılı 8.2 milyar dolar ihracatla tamamlayan hırdavat sektörü hedef büyütüyor.
Toplam 8 alt ürün grubundan oluşan sektörün büyük bir potansiyeli olduğuna dikkat çeken Hırdavat Sanayici ve İş Adamları Derneği (HISİAD) Başkanı Çetin Tecdelioğlu, ithal edilen ürünlerin Türkiye’de üretilmesi için çalışmalara başladıklarını ve ana hedeflerinin geçen sene 1,1 milyar dolar fazla veren sektörün dış ticaret fazlasını daha da artırmak olduğunu ifade etti. Tecdelioğlu, 9 milyar dolar ihracat hedefi koydukları 2020’de esas pazar Avrupa olmak kaydıyla Rusya ve ABD’nin hedef pazarları olacağını kaydetti. Türkiye’nin ilk yerli elektrikli otomobili projesine de değinen Tecdelioğlu, “Yerli otomobilin hırdavatı da yerli olsun. Biz sektör olarak tüm parçaları üretmek için hazırız.” dedi.
Türkiye genelinde 14 bin sektör meslektaşı ve 635 bin çalışan ile en önemli sektörlerden biri olan hırdavat sektörü, Bağlantı Elemanları, El Aletleri, Kesici ve Aşındırıcı Takımlar, Mobilya Aksesuarları, Kaynak ve Tel Grubu, Kilit ve Aksesuarları, İş Güvenliği Malzemeleri ve Genel Hırdavat olmak üzere 8 alt ürün grubundan oluşuyor. Geçtiğimiz dönemde Hırdavat Sanayici ve İş Adamları Derneği (HISİAD) çatısı altında toplanan ve ilk olağan genel kurulunu 26 Ekim 2019 tarihinde gerçekleştiren derneğin 80 üyesi bulunurken, bu sayı çok yakın zamanda 100’ün üzerine çıkacak.
Hırdavat sektörünün şimdiye kadar tanımlanmamış olduğunu ve temsil gerektiren platformlarda firmaların ait olduğu hırdavat sektörü yerine ikincil olarak ilişkide oldukları diğer sektörler bünyesinde yer almak zorunda kaldıklarını ifade eden Hırdavat Sanayici ve İş Adamları Derneği (HISİAD) Başkanı Çetin Tecdelioğlu, bu nedenle sektörün kendi ihtiyaç ve gereksinimlerini karşılayamadığını ve dolayısıyla hak ettiği konuma gelemediğini söyledi. HISİAD ile birlikte sektörün global ölçekte tüm pazarlarda söz sahibi olabileceği zemini oluşturmak için her platformda temsilinin eksiksiz bir şekilde sağlanacağını anlatan Tecdelioğlu, “Hırdavat sektörü hem ürettiği ürünler tek başına değerlendirildiğinde hem de hizmet ettiği endüstriler düşünüldüğünde sanayi çarkının önemli dişlilerinden birisi. İnşaat sektörü, savunma, otomotiv, havacılık gibi endüstrilerde yaratılan katma değerde, sektörün bu sanayi dallarına sunduğu ürünlerin niteliği de oldukça önemli” dedi.
İhracat kilogram fiyatı Türkiye ortalamasının 4 katı
Hırdavat sanayinde üretilen katma değerin üretim değeri içindeki payı 2010 yılında yüzde 26,4 iken bu oranın yüzde 31,4’e yükseldiğini vurgulayan Tecdelioğlu, şöyle devam etti:
“Hırdavat sektörü yüksek katma değerli üretim yapan ve son iki yıla bakıldığında da dış ticaret fazlası veren bir sektör. Geçtiğimiz yıl 8.2 milyar dolarlık ihracat gerçekleştirerek 1,1 milyar dolar dış ticaret fazlası verdik. İhracattaki birim fiyatlara bakıldığında, kilogram ihracat fiyatı 1.38 dolar olan Türkiye ortalamasının, ilk 30 GTİP dikkate alındığında oldukça üzerine çıkarak 5,17 dolara ulaştık. Örnek vermek gerekirse biz 700 dolarlık çelikten 6 bin dolarlık matkap ucu kesici takımlar, 2500 dolarlık bağlantı parçaları ve el aletleri veya 2 bin dolarlık menteşe ve mobilya aksesuarları üretebiliyoruz. Kilogram fiyatı en yüksek olan ürünlerimiz matkaplar, kesici takımlar ve el aletleri olarak sıralanıyor.”
Hedef ithalatı yerli üretime çevirmek
Hırdavat sektörü ürünlerinin otomotiv üretiminin yüzde 3’ünü oluştururken, yapı sektöründe bu oranın yüzde 5’lere yükseldiğini anlatan Tecdelioğlu, Türkiye’nin üretimde ve teknolojide çok iyi bir noktada olduğunu belirtti. HISİAD olarak ana hedeflerinin ithal edilen ürünlerin Türkiye’de üretilmesi olduğunu dile getiren Tecdelioğlu, “İthal edilen ürünlerle ilgili çok detaylı bir analiz yapıyoruz. Yakında kapsamlı bir rapor ortaya çıkacak ve 2020 yılı içerisinde düzenleyeceğimiz çalıştayda bu raporu tüm sektöre açıklayacağız. Türkiye’de üretilmesi mümkün iken ithal edilen ürünleri tek tek ortaya koyup bir üretim atağı başlatacağız. Örneğin Türkiye’ye 9.3 milyon dolarlık iğne ve cımbız ithalatı yapılıyor. Savunma sanayine ve otomotive bijondan kilide kadar her türlü parçayı üretip bunu tüm dünyaya ihraç edebilen bir sektör neden boşu boşuna bu kadar ithalat yapsın? Hepsini ortaya koyup sektöre yeni kapılar açacağız.” dedi.
İhracat pazarları ile ilgili de bilgi veren Tecdelioğlu, en fazla ihracat yapılan ilk 5 ülkenin Almanya, Irak, Fransa, Romanya ve ABD olduğunu ifade etti. Hırdavatta dünyanın en büyük iki ülkesinden biri olan Almanya’ya yapılan 1,3 milyar doların üzerindeki ihracatın Türk hırdavat sektörünün gücünü gösterdiğini anlatan Tecdelioğlu, Türkiye’nin Avrupa kalitesindeki ürünleri Uzakdoğu fiyatına satıp ciddi bir pazar elde ettiğini belirtti. Tecdelioğlu, en fazla ihraç edilen ürünlerin de el aletleri, kilitler, bağlantı parçaları, kelepçe ve bobinler, mobilya aksesuarları, plastik hortum ve borular olduğunu söyledi.
Yeni pazarlarla hedef 9 milyar dolar
Sektöre yeni pazarlar yaratabilmek ve mevcut pazarları kuvvetlendirebilmek adına fuar katılımları gerçekleştirip ticaret heyetleri düzenleyeceklerini ve alım heyetleri getireceklerini kaydeden Tecdelioğlu, “2020 ihracat hedefimiz 9 milyar dolar. Dış ticaret fazlasını da 1,5 milyar dolara çıkarmayı amaçlıyoruz. Özellikle Rusya, ABD ve İngiltere pazarlarını çok önemsiyoruz. Amerika ile hedeflenen 100 milyar dolarlık ticaret bizim için çok büyük bir potansiyel anlamına geliyor. ABD’de kurmayı planladığımız lojistik merkezleri ve depolar bölgeye olan ihracatımızı artıracak. İngiltere’de de Brexit sonrası çok önemli fırsatlar doğabilir. Bunun yanında Latin Amerika ve Kuzey Afrika pazarlarını da önemsiyoruz. Ancak her iki bölgede de uygulanan yüksek vergiler pazara girişi zorlaştırıyor. Latin Amerika’da Meksika ve Brezilya, Kuzey Afrika’da da Fas ve Cezayir ile imzalanabilecek Serbest Ticaret Anlaşmaları ihracatımızı ciddi oranda artırabilir.” ifadelerini kullandı.
Yerli otomobilin parçaları Türkiye’den
Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu’nun geliştirdiği Türkiye’nin ilk yerli elektrikli otomobili projesine de değinen Tecdelioğlu, projenin bir parçası olmaktan gurur duyacaklarını belirtti.
Türkiye’nin otomotiv yan sanayinde güçlü bir ülke olduğuna işaret eden Tecdelioğlu, “Yerli otomobilin hırdavatı da yerli olsun. Biz sektör olarak tüm parçaları üretmek için hazırız.” dedi.