2019 yılında Çin pazarına 1,34 milyar dolarlık maden ihracatı gerçekleştiren sektör, sıkıntılı bir süreçle karşı karşıya. Sadece Şubat ayının ilk dört gününde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 61 oranında Çin’e ihracatta düşüş yaşayan maden sektörü, Eximbank kredileri başta olmak üzere bankacılık işlemlerinde ödeme sıkıntılarından doğacak sorunları ortadan kaldıracak düzenlemeler yapılmasını istiyor. Konuya ilişkin açıklama yapan İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Aydın Dinçer, Corona virüsünün maden sektörü üzerindeki olumsuz etkilerinin gerekli önlemler alınmadığı taktirde yılın geri kalanına da yansıyacağı söyledi.
Tüm dünyayı sarsan Corona virüsü, Türkiye-Çin arasındaki ekonomik ilişkileri de olumsuz yönde etkiledi. Toplam 4,3 milyar dolarlık ihracatının 1,34 milyarını Çin’e gerçekleştiren Türk maden sektöründe Şubat ayının ilk 4 gününde geçen yıla göre %61’lik düşüş yaşandı. Ekonomi kulislerinde Çin’e ihracattaki düşüşün maden sektöründe kriz yaratmaması ve doğrudan 150 bin, dolaylı olarak 2 milyon kişiyi istihdam eden sektörü zayıflatmaması için birtakım yasal düzenlemelerin yapılması gerekliliği konuşuluyor.
İhracata yeniden güç kazandırmak için vadeler uzatılmalı
Konuya ilişkin açıklama yapan İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Aydın Dinçer, “Corona virüsünün ekonomi üzerindeki negatif etkileri nedeniyle Çin ile ithalat ve ihracat ilişkilerimizde sıkıntı yaşıyoruz. Süreç tüm dünyayı etkisi altına aldığı gibi bizi de etkiledi. İhracat yapan firmalardan gelen öneriler ve talepler Eximbank kredi vadelerinin uzatılması yönünde. Toplam maden ihracatımızın yüzde 31’ini Çin’e gerçekleştiriyoruz. Virüs ile bu pazarımız 2020 için büyük oranda tehlikede. Ödeme dengelerini tamamen alt üst eden konunun etkisini minimize etmek son derece önemli. Süratle konunun gündem haline getirilip birtakım tedbirlerin alınması gerekiyor. Maden sektörü doğrudan 150 bin, dolaylı olarak da 2 milyon insanın istihdamını sağlanmakta. Ekonomik tedbirlerin alınmaması sektörde ciddi daralmaların yaşanmasına neden olacak. Sicili bozuk olmayan firmaların ihracatta herhangi bir aksaklık yaşamamaları ve tabii ki genel olarak sektörün gelişimi açısından vadelerin uzaması kritik değer arz ediyor. Öte yandan teminat olarak kabul edilmeyen maden ruhsatlarının kabul edilmesine yönelik yasal düzenlenmelerin de acilen yapılması gerekiyor. Düzenlemelerin yapılması ile birlikte bu karamsar tablonun değişeceğine inanıyoruz” dedi.