Metal’in yüzü soğuk bilinir. Ancak yıllardır bu sektörde yer alan bir firma olarak metalin sıcaklığını biz hep yakından hissettik. Çünkü o soğuk bilinen metal, her zaman değeri olan ve hızla nakde dönüştürülebilecek güvenli bir kaynak olmuştur ülkemiz için.
Metal, şimdilerde bir başka sıcaklığın hammaddesi olarak çıkıyor karşımıza. Biz toprak altından çıkan soğuk metali, kültür dünyasının sıcaklığına taşıyoruz. Taşımakla kalmıyoruz; metalin kültürler arasında sıcak ilişkilere kaynaklık edeceğine inanıyor ve çok yönlü bir hamle için ilk adımı atıyoruz…
Bu ifade ACE Dış Ticaret Organizasyon Merkezi A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ayçin Erol’un.
ACE, Türkiye’nin en büyük A Tipi gümrüklü antrepolarından birine sahip. Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Ayçin Erol, ticari faaliyetlerinin yanı sıra firmasının sosyal sorumluluk projelerinin de yürütücüsü. Şimdilerde çok anlamlı ve önemli bir projeyi hayata geçirmek üzereler. “Art of Trade” adıyla başlattıkları projeyi Ticaretin Sanatı olarak tanımlıyorlar. Amaçları İpekyolu’nu canlandırmak. Bu yolla bir yandan ekonomiye katkıda bulunmak, bir yandan da tarihi güzergâhtaki ülkeler arasında, barış, kardeşlik ve dostluğu tesis etmeye yardımcı olmak. Önemlisi, İpek Yolu rotasındaki çocuklara dikkat çekmek ve UNICEF’le ortak çalışarak bu alandaki yardımlar için kaynak yaratmak.
“Art of Trade” – Ticaret Sanatı
Ayçin Erol, üç kıtanın kesişme noktasında bulunan Türkiye’nin jeostratejik konumuna rağmen dünya ticaretinden hak ettiği payı alamadığını vurguladı. Ekonomi dünyasına bir yandan doğrudan bir yandan da dolaylı katkıda bulunmanın ayrıntıları hakkında konuştu.
Londra’da, 18 ocak 2017’de Somerset House’da ilk lansmanını gerçekleştirdikleri “Art of Trade” (Ticaret Sanatı) adlı projesini bu açıdan büyük önem taşıdığını işaret ederek düşüncelerini şöyle açıkladı:
Projemizin odağında bir sanat eseri yer alıyor. Bu sanat eserimiz bir heykel. Adı da “Art of Trade”… Ticaret Sanatı.
Bu heykel, İpek Yolu üzerinde yer alan Çin, Azerbaycan ve Türkiye’den tedarik edilen bakır, alüminyum ve çelik kullanılarak Türk, Çin ve İngiliz olan üç ayrı sanatçının ortak çalışması ile gerçekleşti. Böylece hem bölge ülkelerinin ve insanlarının birbirine olan gereksinimi hem de ortak hareket etmenin ve işbirliğinin önemi vurgulandı.
Londra’daki etkinliğimiz, 3 aşamalı bir organizasyonun ilk adımını oluşturdu. Bir sonraki etkinliğimiz Mart ayında Şangay’da, sonuncusu da Mayıs ayında Türkiye’de gerçekleşecek. Bundan sonra da her
yıl projemizin yeni evrelerini hayata geçirmeyi amaçlıyoruz.
Türkiye’nin coğrafi konumuyla ve altyapısıyla, dünyanın en büyük ekonomisi olma yolunda hızla ilerleyen Çin’in lojistik merkezlerinden biri olmasını, Avrupa ile ticaretinden çok daha fazla pay almasını ümit ediyoruz.”
Sosyal Sorumluluk Tamam!
Ancak ille de Ekonomi…
Art of Trade ile ilgili bilgilendirme konuşması sırasında ekonomik sorunlara değinen ACE Dış Ticaret Organizasyon Merkezi A.Ş. Genel Müdürü Ayçin Erol, yarınlarımız için umutlu ifadeler kullandı.
“Türkiye’de firmalar en büyük sorununu finansmana erişimde yaşıyor. Çünkü koşullar uygun değil. Kendi sektör alanımdan bir değerlendirme yapayım: Depolardaki metal stokları yani atıl kapasite harekete geçirilebilse, yıllık en az 25 milyar USD’lık bir finansmana kapı açar…”
“Dünyanın birçok ülkesinde firmalar, borsaya kote metal stokunu teminat göstererek kredi kullanabiliyor. Bu kredi doğal olarak işletmelerin elini rahatlatıyor. Ama biz bunu yapamıyoruz. Neden? Çünkü mevzuatımız izin vermiyor. Rasyonel kararların alınıp mevzuat değişikliklerinin acilen yapılması gerekiyor. Ayrıca çek ya da gayrimenkul teminatlarının bankalara artık cazip gelmediği de bilinen bir gerçek.”
Grubun bünyesinde bulunan ACE Lojistik Hizmetleri A.Ş., Londra Metal Borsası tarafından onaylı ilk ve tek Türk firması. Ayçin Erol, bu firmanın da Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yürütüyor. Ayçin Erol, finansmana erişiminin 2017’de daha da zorlaşacağını belirterek şunları söylüyor:
“Türkiye’deki ticari kredi kullanımında çek ve gayrimenkul teminatını esas alan bir uygulama var. Ancak bu teminatlar, bankacılık sistemi açısından her zaman yeterli veya kolaylıkla nakde çevrilebilen değerler değil. Oysa tüm dünyada her an alıcısı olan, borsaya kote metal stokları, bankacılık sistemine çok daha güvenli bir teminat kaynağı sunuyor. Borsada tanımlanan emtia, her zaman uluslararası piyasalarda kabul gören değeri olduğundan, hızla nakde dönüştürülebilecek güvenli bir varlık. Ayrıca, onaylı depolara rehin edilen emtia karşılığında verilen kıymetli evrak, alım satıma konu edilerek yeni bir ticari değer kazanıyor’’
“Sanayici ve Tüccarlarımız bazen arz ve talep uyumsuzluğundan bazen de finansman sıkıntılarından dolayı kapasitelerinin çok altında üretim yapmaktadırlar. Onlara finansman imkânı yaratmak için emtianın finansmanında yapılacak yasal düzenlemelerle, finans sektörünün bu enstrümanı kullanma konusunda cesaretlendirilmelidir. Böylece çelik sektöründe de görüldüğü gibi, önemli bir sorun olan kapasite kullanım oranlarının artmasına destek olunacağına inanıyoruz.
2016 yılında bir düzenleme yapıldı; “Taşınır Rehni Kanunu”, ancak yeterli değil. Global dünya ile aynı avantajları kullanacak olmamız için gerekli yasal düzenlemelerin en kısa sürede hayata geçeceğini umuyoruz.
Metal Soğuk; Sembol Sıcak
Görkemli bir lasmanın ardından ACE’in tarihi İpek Yolu’nu canlandırıp bu rota üzerindeki ülkelerde Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu UNİCEF ile ortak organizasyonlar geliştirmeye yönelik başlattığı projenin lansmanı 18 Ocak 2017 tarihinde Londra’da Somerset House’da yapıldı ve katılımcılardan büyük beğeni aldı.
İpekyolu üzerindeki işbirliğine dikkat çekmek amacıyla Türk-İngiliz ve Çinli heykeltıraşların birlikte yaptığı eserin de ilk kez sergilendiği etkinliğe Londra Metal Borsası, Hong Kong Borsası üst düzey yöneticileri, Uluslararası Bankaların ve şirketlerin üst düzey yöneticileri ile İpek Yolu Üzerindeki Ülkelerin Büyükelçileri, çok sayıda diplomat katıldı. Londra Metal Borsası CEO’su Mr. Garry Jones ve İngiltere Elçiliği’nin temsilcisi olarak katılan Konsolosumuz Sayın Cem Işık’da konuşmasında ACE’nin UNICEF ile birlikte yürüttüğü bu organizasyonu birinci sınıf bir şirket ve birinci sınıf bir etkinlik olarak nitelendirerek, bu çalışmada Londra Metal Borsası’nın ve elçiliğin ACE’ye tüm desteği vermeye hazır olduğunu dile getirdi.
Türk, İngiliz ve Çinli üç heykeltıraşın ortak çalışmasıyla oluşan eser artık bu projenin sembolü niteliğini taşıyor. Davetlilerin görüşleri de bu kanıyı doğrular nitelikte. Heykelin çeşitli bölümlerinin çeşitli madenler ve farklı kültürün sanatçılarınca yorumlanmış olmasının bu kanunun oluşmasında önemli rol oynadığı düşünülüyor.