Türkiye Döküm Sanayicileri Derneğinin geleneksel bahar yemeği 16 Nisanda gerçekleşti. Açılış konuşmasını gerçekleştiren TÜDÖKSAD Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Kocaoğlu’nun ardından, döküm sanayisinin duayenlerinden ve önceki dernek başkanlarından Yaylalı Günay döküm sektörünün geleceği çerçevesinde bir sunum yaptı. Bahar yemeğine dernek üyeleri oldukça yoğun katılım gösterdi.
TÜDÖKSAD tarafından her yıl organize edilen bahar yemeği, bu yıl 16 Nisan Çarşamba günü Pendik Divan Otel’de gerçekleştirildi. Türkiye’nin dört bir yanından gelen dernek üyeleri bahar yemeğine yoğun katılım gösterdi. 200 ün üzerinde sektör mensubunun katıldığı bahar yemeğinde, üyeler birbiriyle sohbet etme fırsatı yakaladı. Açılış konuşmasını TÜDÖKSAD Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Kocaoğlu yaptı. Kocaoğlu’nun konuşmasının ardından Türk döküm sektörünün önemli isimlerinden Yaylalı Günay sunum yaptı. TÜDÖKSAD Genel Sekreteri Kubilay Dal ise sunum sonrası konuşma yaparak gelen misafirlere teşekkürlerini sundu.
Açılış konuşmasını yapan Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Kocaoğlu’nun konuşmasından sonra Yaylalı Günay söz aldı. Dernek üyelerine izlettiği videonun ardından, hazırladığı sunum eşliğinde Türkiye’deki ve dünyadaki döküm sektörünün güncel durumunu değerlendirdi. Konuşmasına dünyadaki rekabet gücünün durumuyla başlayan Günay, Türkiye’nin rekabet açısından durumunun çok rahat görünmediğinin altını çizdi. 2014 ve sonrasında dünyayı sarsacak teknolojilerin anlatımıyla konuşmasına devam eden Günay, eklemeli 3D üretim teknolojileri ile yüksek özellikli teknolojik malzemelerin döküm sektörünü etkileyeceğini söyledi. Yeni dünyanın VUCA dünyası olduğunu; yani değişken, kesin olmayan, karmaşık ve çok yönlü olduğunu ve döküm sektörü olarak bu dünyanın neresinde olunduğunun sorulması gerektiğinin altını çizdi.
Yaylalı Günay, döküm sektörünün hem demir dışı hem de demir çelik pazar dağılımını da değerlendirerek, otomotiv sektörünün önemine ve takip edilmesinin gerekliliğine değindi. Maliyet artışlarının müşteriye yansıtılamamasının ve satılan malın ödemelerinde yaşanan gecikmelerin kan kaybı yarattığını vurguladı. Dünyadaki döküm sanayisinin BRIC ülkelerine kaydığını söyleyen Günay, 2008 yapında bu konuda yapılan tahminlerin 2012 yılı değerlendirildiğinde gerçekleştiğinin görüldüğünü ifade etti.
Enerji ve araç ilişkisine de değinen Günay, karbondioksit emisyonunun bu konuda çok önemli bir nokta olduğunu vurguladı. Aynı zamanda araç sahibi olma isteğinin de değiştiğini söyleyerek; artık kimsenin büyük araç sahibi olmak istemediğini, bunun en büyük sebeplerinden birinin de trafik olduğunu belirtti. Dünya egzoz emisyon değerlerinin de sürekli azaldığını, bu nedenle araçların hafiflemek zorunda olduğundan bahsetti. Bu zorunluluğun da beraberinde dökme demir kullanımında azalmayı, alüminyum ve plastik kullanımında ise artmayı getirdiğini ifade etti.
Günay, Türk dökümcüsünün yalnızca bugünü değil yarını da düşünmek zorunda olduğunu hatırlatarak, büyük demir-çelik parça dökümünün ise tahtında kalacağını belirterek, yerini başka şeylerle doldurmanın şu an için mümkün olmadığının altını çizdi. Türkiye’nin 1 buçuk milyon ton dökümle Avrupa Birliği’nde 4üncü ülke konumunda olduğuna da değinen Günay, bu sıralamada kalabilmek için yapılması gerekenlere dikkat çekti ve bu konudaki öngörülerini sıraladı.