Metal Dünyası

“Rüzgarın yönünü tayin edemeyiz ama geminin yönünü değiştirebiliriz.” 

Geleceğe Yön Veren Başarı Öyküleri

2022 yılının ilk yarısını tamamlarken Türkiye enflasyon sarmalında Temmuz ayında bayram tatilinde.

Avrupa ve ABD de ise yoğun bir şekilde resesyon kaygıları oluşmakta.

24 Şubat 2022 de Rusya ve Ukrayna savaşının başlamasıyla; meydana gelen arz sıkıntısı çelik fiyatlarını tarihi zirvelerine yükseltmişti. Hatta çelik fiyatları 2021 deki fiyatların yıllık %80 artışının da üzerinde ilk çeyrekte %35 lik bir artış daha kaydetti. 

Dünyanın önde gelen çelik ve hammadde sağlayıcıları arasında beşinci olan  Rusya ve yedinci olan Ukrayna  dan yapılan çelik ihracatı küresel ticaretin yaklaşık %10 ‘nunu oluşturmaktaydı.

Ancak hammadde fiyatları; AB ve ABD ‘nin Rusya ya ekonomik ambargo uygulaması ve Ukrayna’nın Odessa limanındaki operasyonları durdurması ile yükselen trende geçti.

Ülkemizin bilinen demir çelik üreticisi firmalar borsada tavan yaparken, üreticiler malzeme fiyatlarındaki oynaklık sebebi ile müşterilerine günlük hatta saatlik malzeme fiyatı verir oldu.

Çelik üretiminde birincil hammadde olan demir cevheri, kok kömürü ve hurda fiyatlarında keskin artışlar gözlendi. 

Taki Temmuz ayında AB ve ABD de resesyon kaygıları başlayana kadar.

Fed Bej Kitap raporunun Temmuz sayısını yayımladı. Rapora göre birkaç bölgede talepte yavaşlama belirtileri artarken, beş bölgede artan resesyon endişelerine dikkat çekilmekte. ABD Haziran ayı enflasyonu  ise beklenti olan %8,8 aşarak %9,1 e yükseldi. 

Artışların benzin ve gıda fiyatlarındaki artışlardan kaynaklandığı bildirildi. Tabi açıklamaların ardından ABD S&P ve Nasdaq vadeli endekslerinde  düşüşler gözlemlendi. 

Ülkemizde de tüm endüstri yukarıda belirttiğimiz gelişmeler ışığında özellikle maliyetlendirmeler  konusunda karışık duygular içinde.  Enflasyon ise bilindiği gibi ikili hanelerde… 

Yılın ikinci yarısında yol almaya başlarken demir çelik sektörü de dünya çapında çelik üreticilerinin üretim ve satışlarının düştüğü bir dönemi yaşıyor.

Türkiye ‘de ihracat a dayalı üretim ve satış trendi devam etmekte.  İhracatta altın dönemi yaşamaya çalışan ülkemiz hammaddedeki düşüşler ile rahatlarken, enerji ve işçilikteki artışlar ile baş etmeye ve dengede kalmaya çalışıyor.

Döküm sektöründe de durum pek farklı değil.  

Döküm maliyetlerinin ilk sırasını  hammadde maliyetleri alırken, son gelişmelerle artık ilk sıra yerini enerji maliyetlerine bırakmış durumda. 

İşçilikteki artışların da devam edeceği kaçınılmaz gözükmekte.

“Personel Sıkıntısı Kapıyı Çalıyor mu? ”  başlıklı yazımda da belirttiğim gibi personel sıkıntısı önümüzdeki süreçte derinleşen bir sorun olarak önümüzde duruyor. 

Her ne kadar yatırım yapmaya devam eden firmalar olsa da döküm süreçleri halen ağırlıklı personele dayalı devam etmekte.

İlk altı aylık üretim & satış verileri ile ihracat &  ithalat verileri Temmuz ayı içinde açıklandıktan sonra herkes gerekli yol haritasını çizmek durumunda kalacak.