Metal Dünyası

Çelik

Demir

Maden

Alüminyum

Döküm

E-Dergi SEKTÖRLER HABERLER ÜRÜN TANITIMLARI TEKNİK YAZILAR DOSYALAR RÖPORTAJLAR BAŞARI HİKAYELERİ UZMAN GÖRÜŞÜ YAZARLAR FUARLAR ETKİNLİKLER PROFİLLER Editörden Künye YAYIN KURULU ARŞİV ABONELİK KVKK İLETİŞİM
Bayram AYBASTI
Bayram AYBASTI
bayram.aybasti@web.de
Tedarikçi ve Ürün Seçiminde Bilimsel Kriterler, Risk Yönetimi ve Kurumsal İletişim

Günümüzün küresel ve rekabetçi iş dünyasında, bir ürünü satın almak veya bir tedarikçiyi seçmek yalnızca maliyet odaklı bir karar olmaktan çıkmıştır. 

 

Bu süreç, şirketlerin uzun vadeli performansını ve sürdürülebilirliğini doğrudan etkileyen stratejik bir boyut kazanmıştır.  Bilimsel yaklaşım, tedarikçi seçiminde objektif kriterlerin uygulanmasını, uluslararası standartlara uyumun sağlanmasını, risklerin sistematik şekilde yönetilmesini ve etkili kurumsal iletişimi zorunlu kılar.

 

1. Kalite ve Uygunluk…
Kalite, bir ürünün belirlenen teknik ve performans gereksinimlerini karşılama düzeyidir. 

 

ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi, ürün ve hizmetlerde sürekliliği sağlamayı ve müşteri memnuniyetini artırmayı hedefler. 

 

CE, TÜV, UL gibi sertifikalar, ürünün ilgili güvenlik ve teknik standartlara uygun olduğunu gösterir.

 

Kalite değerlendirmesi yapılırken, şirketin AR-GE ‘ye yaklaşımı, Laboratuvar imkanları ürün test raporları, kalite kontrol protokolleri ve müşteri geri bildirimleri göz önünde bulundurulmalıdır. Örneğin, bir elektronik komponentin seçimi sırasında yalnızca teknik spesifikasyonlar değil, dayanıklılık testleri ve tedarikçinin geçmiş performansı da dikkate alınmalıdır.

 

2. Güvenilirlik ve Tedarikçi Performansı…
Tedarikçinin güvenilirliği, teslimat sürelerine uyum, kriz yönetimi kapasitesi ve geçmiş iş performansları ile ölçülür. 

 

ISO 28000 Tedarik Zinciri Güvenliği Yönetim Sistemi ve ISO 31000 Risk Yönetimi standardı, tedarik zinciri süreçlerindeki risklerin sistematik olarak değerlendirilmesini sağlar.

 

Tedarikçinin finansal istikrarı, lojistik altyapısı ve kriz yönetimi yeteneği, olası tedarik kesintilerini önceden öngörmek açısından kritik öneme sahiptir. 

 

Böylece ani maliyet artışları veya üretim durmaları önlenebilir.

 

3. Risk Yönetimi…
Risk yönetimi, tedarikçi ve ürün seçiminde zorunlu bir kriterdir. 

 

Riskler; tedarikçi performans riski, kalite riski, finansal risk, yasal uyumsuzluk ve çevresel risk gibi farklı boyutlarda değerlendirilebilir. 

 

ISO 31000 Risk Yönetimi standardı, risklerin tanımlanması, ölçülmesi, önceliklendirilmesi ve kontrol altına alınmasını sağlayan bir çerçeve sunar.

 

Risk yönetimi stratejileri, tedarik zincirindeki tek bir tedarikçiye bağımlılığı azaltacak alternatif tedarikçiler belirleme veya coğrafi riskleri minimize etme gibi önlemleri de içerir.

 

4. Fiyat ve Maliyet Etkinliği…
Fiyat önemli bir kriter olmakla birlikte yalnızca en düşük fiyat üzerinden karar verilmemelidir. 

 

Toplam sahip olma maliyeti (TCO), satın alma fiyatının yanı sıra bakım, enerji tüketimi, kullanım ömrü ve olası atık maliyetlerini de içerir. 

 

TCO ve risk analizleri birlikte değerlendirildiğinde, maliyet etkinliği ile güvenilirlik dengelenebilir.

 

5. Sürdürülebilirlik ve Sosyal Sorumluluk…
Çevresel ve etik kriterler, tedarikçi seçiminde giderek daha fazla önem kazanmaktadır. 

 

ISO 14001 Çevre Yönetim Sistemi ve SA8000 Sosyal Sorumluluk Standardı, çevresel ve sosyal performansı değerlendirmede rehberlik eder. Sürdürülebilir tedarik zinciri, şirketin itibarını ve uzun vadeli rekabet avantajını artırır.

 

6. Teknik Uygunluk ve İnovasyon Kapasitesi…
Tedarikçi seçimi sırasında teknik uyum ve inovasyon kapasitesi göz ardı edilmemelidir. Ürünün mevcut altyapıya entegrasyonu, uluslararası teknik standartlara (DİN, TSE, ASTM, EN, IEC) uyumu ve geliştirme potansiyeli stratejik kararlar açısından önemlidir. 

 

İnovatif tedarikçiler, AR-GE’ye yatırım yapanlar ürün geliştirme süreçlerinde esneklik sağlar ve rekabet avantajı yaratır.

 

7. Uyumluluk ve Yasal Gereklilikler…
Tedarikçi seçiminde yasal uyum, risk yönetiminin temel boyutlarından biridir. 

 

REACH, RoHS, CE işaretleme ve yerel mevzuatlar, ürün ve tedarikçilerin hukuki uygunluğunu garanti eder. Yasal uyumsuzluklar, mali kayıplara ve itibar riskine yol açabilir.

 

8. Kurumsal İletişim ve Yabancı Dil Kullanımı…
Global tedarik zincirlerinde iletişim en kritik bir faktördür. 

 

Tedarikçi ile her alanın uzmanı kendi konusuyla ilgili teknik ve ticari iletişimi yürütmelidir. 

 

Bu, yanlış anlaşılmaları ve hatalı siparişleri önler.

 

Yabancı dil kullanımı,özellikle uluslararası tedarikçilerle iletişimde hayati önem taşır. 

 

Teknik konuların doğru aktarılması, sözleşmelerin ve kalite anlaşmalarının tam anlaşılması, risk yönetimi ve kriz durumlarında hızlı çözüm üretilmesi açısından gereklidir. Kurumsal iletişimde, standartlaştırılmış yazışma protokolleri, toplantı tutanakları ve elektronik veri alışverişi (EDI) gibi yöntemler, tedarik zincirinin şeffaf ve güvenli olmasını sağlar.

 

Sonuç…
Bilimsel ve sistematik yaklaşım, tedarikçi ve ürün seçiminde yalnızca maliyet değil; kalite, güvenilirlik, sürdürülebilirlik, teknik uygunluk, yasal uyumluluk, risk yönetimi ve etkili kurumsal iletişimi de kapsar. 

 

Bu çok boyutlu değerlendirme, hem operasyonel başarıyı hem de uzun vadeli kurumsal güveni ve rekabet avantajını destekler.

Paylaş Tweet Paylaş
84 kez okundu
SEKTÖREL HABERLER
Dijital Yaşam Korumasının Lideri ESET
Siber güvenlik alanında dünya lideri olan  ESET,  IDC MarketScape’de Dijital Yaşam Korumada “Lider” olarak seçildi.    IDC MarketScape’in değerlendirmesinde “ESET, güve DEVAMI...
Başarılı İşletmelerin Temelinde Güçlü Siber Güvenlik Yatırımları Var
Her yıl Ekim ayı boyunca kutlanan Siber Güvenlik Farkındalık Ayı, şirketlerin siber riskleri daha iyi anlaması, farkındalığı eyleme dönüştürmesi ve güvenliği önceliklendirmesi için önemli bir fırsat s DEVAMI...
Borçelik, “Bu İş Eşitlik İşi” ile TEGEP Öğrenme ve Gelişim Ödülleri’nde Sosyal Etki Ödülünü Kazandı
Borçelik’in, Bursa İş Kadınları ve Yöneticileri Derneği (BUİKAD) ve Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi (NOSAB) iş birliğiyle yürüttüğü “Bu İş Eşitlik İşi” projesi, TEGEP Öğrenme ve DEVAMI...
2025’in Zirvesindeki Tehdit: SnakeStealer
Bilgi hırsızları, dijital dünyanın en kalıcı tehditlerden biri olmaya devam ediyor Oturum açma bilgileri, finansal veriler ve kripto para cüzdanları gibi hassas bilgileri hedef alan bu yazılımlar, sistemlere sessizce sızarak DEVAMI...
İş Teklifi Sahte Casusluk Gerçek
Siber güvenlik alanında dünya lideri olan ESET, Kuzey Kore ile bağlantılı Lazarus grubu çatısı altında takip ettiği Operation DreamJob kampanyasının yeni bir örneğini gözlemledi. Kampanyada, savunma sanayisinde faal DEVAMI...
MISAD Yönetim Kurulu Ve Üyeleri Genel Değerlendirme İçin Bir Araya Geldi
11 Ekim tarihinde Cemile sultan korusunda bir araya gelen Metal ısıl işlem sanayicileri derneği üyeleri kahvaltı eşliğinde dernek tüzüğü, BHTS’26 ve ekonomi ve sektör sorunları üzerinde görüşmeler DEVAMI...
Yapay Zekâ İle Büyüyen Yeni Tehdit: Grokking
Sosyal mühendislik siber suçluların dolandırıcılık için yoğun olarak kullandığı yöntemler içerisinde yer alıyor. Çoğunlukla kimlik avı e-postaları, mesajlar veya telefon aramaları yolu kullanılarak yapıla DEVAMI...
Makine Zirvesi 2025 “Rekabetçilik” Kavramını Masaya Yatırıyor
Türkiye Makina Federasyonu (MAKFED) tarafından, makine sektörünün küresel rekabetteki konumunu güçlendirmek ve geleceğe yönelik ortak politikalar oluşturmak hedefiyle düzenlenen Makine Zirvesi 20 DEVAMI...
Yılın İlk 9 Aylık Döneminde Üretim Yüzde 3, İhracat Yüzde 6 Büyüdü!
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) 2025 yılının ilk 9 aylık dönemine ilişkin verileri açıkladı. Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3 artış gösteren toplam üretim 1 milyon 31 bin 527 adet olarak ger&cce DEVAMI...
Siber Güvenlik Olmadan Endüstri 4.0 Sürdürülebilir Değil
Günümüzde üretim tesisleri artık arızalı makineler nedeniyle değil, siber saldırılar nedeniyle duruyor. Fidye yazılımları ve veri ihlalleri, üretim hatlarını sekteye uğratıyor; tedarik zincirlerini zorluyor ve marka g DEVAMI...
En Çok Okunanlar Son Eklenenler
Döküm Demir / Çelik Otomotiv Sanayi
YAYIN AKIŞI
FACEBOOK
TWITTER
INSTAGRAM