Metal Dünyası

Çelik

Demir

Maden

Alüminyum

Döküm

E-Dergi SEKTÖRLER HABERLER ÜRÜN TANITIMLARI TEKNİK YAZILAR DOSYALAR RÖPORTAJLAR BAŞARI HİKAYELERİ UZMAN GÖRÜŞÜ YAZARLAR FUARLAR ETKİNLİKLER PROFİLLER Editörden Künye YAYIN KURULU ARŞİV ABONELİK KVKK İLETİŞİM
K. Fatih BİRBİLEN
K. Fatih BİRBİLEN
kfbirbilen@gmail.com
Yeni Kavram Yeni Dinamikler

Stephen Wolfram yaklaşık 30 yıl önce şimdi Cellular Automata olarak isimlendirdiği bilim dalı üzerinde çalışmaya başlamış. Bu bilim, kuralları gayet basit olan ve birbirini etkileyen basamaklardan oluşan bir sisteme sahiptir. Buna göre siyah bir kutucuktan başlayarak birçok sistemi şekle sokan kurallar bütününe ulaşmak mümkündür. Bu kurallara bağlı olarak siyah bir kutucuk ve onun komşusu olan kutucuklara bakarak bir sonraki aşamada bu siyah kutucuğun alacağı yeni renk siyah veya beyaz olarak belirlenmektedir. Her farklı kural ile farklı bir model ortaya çıkmaktadır. Bu modeller bir düzene sahip olabildiği gibi tamamen rastgele de olabilmektedir. 

 

Yukarıda bahsettiğimiz gibi bilim de artık terminolojisini yeni kavramlarla ve algılayış şekilleri ile güncellemekte ve bu durum da bizlere makro ekonomiyi, endüstriyi ve mikro anlamda şirketlere bakış açımızı derinden etkilemekte. Nedir yani, mikro açıdan bakarsak şirketlerin sağlığı ve büyüme rejimi kendi ölçeğindeki benzer şirketler ile doğrudan ilişkili. Benzer ölçekte bir şirketin aldığı bir karar ve uyguladığı strateji şirketi sağlık durumu ve büyüme rejimi ne olursa olsun etkileyebilmekte ve sonuçları kısa zamanda gözlemlenebilmekte. 
 
Evrenin dev bir bilgisayar olabileceği fikri 1940’lı yıllarda ilk programlanabilir bilgisayarı icat eden Konrad Zuse tarafından ortaya atılmış. Başta garipsenen bu fikir sonraları Edward Frenkin, Leonard Suskind, Stephen Wolfram, Gerard’t Hooft, Juergen Schmidhuber, Seth Lloyd gibi birçok bilim insanı ve felsefeci tarafından kabul görmüş. İşin ilginç tarafı “evren bir bilgisayar gibi işliyor, kendi vücudumuzdan elimizde tuttuğumuz kitaba kadar her şey aslında bir bilgisayar simülasyonudur” gibi önermelere deneysel destek olarak fizik yasaları gösteriliyor. “Fiziğin temelleri ile dijital bilgisayarlar arasındaki uyum, evrenin bilgisayar mantığıyla çalıştığını ve fiziğin dijital olduğunu gösterir” deniyor. 
 
Evren bir bilgisayardır fikrinin savunucularına göre “bilgisayarların çalışma ilkesi doğa yasalarına dayanıyor” cümlesi tersten de okunabilir. Bu ise doğa yasalarının bilgisayarın çalışma mantığı üzerine kurulduğunu gösterir. Fiziğin temelinde kuantum mekaniği olduğuna göre kuantum fiziğindeki kavram ve olguları bilgisayar kavramlarıyla karşılaştırarak evrenin bilgisayar gibi işleyip işlemediği ortaya çıkarılabilir. Evren, içinde günümüzdeki meşhur bir işlemci olan elektronik bir bilgisayar değilse de arka planında kuantum elektrodinamiğinin işlediğini biliyoruz.
 
Öyle ise evrenin yapısının analog mu dijital mi olduğunu tespit etmek için kuantum fiziğinin dijital mi analog mu olduğuna bakabiliriz. Analog veri televizyon, ses vb. dalgalarının elektrik sinyaline dönüştürülmesiyle oluşur. Oluşan elektrik sinyali genliği değişen ama süreklilik arz eden bir dalga formatındadır. Dijital veride ise sinyal sürekli değil. Var/yok ya da doğru/yanlış mesajlarına karşılık gelen, ikilik sayı sistemine dayalı 1’lerden ve 0’lardan oluşan kesikli bir yapıya sahiptir. Yani analog süreklilik, dijital kesiklilik ile ilişkilendirilebilir.
 
Temelinde bilgisayar gibi işleyen bir evrende yaşadığımıza kanıt olarak, sürekli görülen fiziksel olaylara kuantum mekaniksel düzeyde baktığımızda kesikli bir yapıya sahip olduklarını fark etmemiz gösteriliyor. Yani kuantum fiziğinin dijital bir yapısı var. Kuantum mekaniğine göre hareket ve enerji sürekli değil, kesikli. Parçacıklar, kuantum durumları denen belli durumlarda bulunabiliyor ve parçacığın bir kuantum durumundan diğerine geçebilmesi için de enerji paketçikler halinde taşınıyor. İnsan ölçeğindeki olaylarda, örneğin bir topun hareketinde, değişik enerji sevileri arasındaki uzaklık gözümüzle fark edemeyeceğimiz kadar küçük olduğu, bir diğer deyişle enerji seviyeleri birbirine çok ama çok yakın olduğu için kesikliliği fark edemiyoruz.
 
Temelinde kesikli olan olayları sürekli algılamamız tabii ki duyularımızla da ilgili. Sinema perdesinde 1 saniye içinde geçen 60 film karesinin ya da saniyede 120 kez yanıp sönen bir ampülün sürekli olduğu izlenimi, beynimizin art arda gelen anlık görüntüleri sürekliymiş gibi algılamasından kaynaklanıyor.
 
MIT profesörlerinden Edward Fredkin “bir zamanlar sıvı akışının kesintisiz olduğu düşünüldü, elektrik akımı sürekli bir akım gibi algılandı, şimdi ise maddenin yapısının kesikli olduğunu biliyor, elektrik akımını elektronların hareketiyle anlatıyoruz” diyor. Bilim tarihi boyunca sürekli olduğu zannedilen olguların aslında süreksiz olduğu ortaya çıktı. Atom fiziğindeki alan kavramının yerini bozon kavramına bırakması belki de bunun en uç örneklerinden biri.
 
Artık bilim evren sisteminin gizemini çözmede, olgularını tamlamada çok farklı perspektifler kazanmış durumda. Yeni perspektifler yeni ufuklar açıyor ve bir akıl sıçraması oluşuyor. Bizler de içinde bulunduğumuz durum, sağlığından sorumlu olduğumuz yapı ne olursa olsun, dış etkilerden uzak olmadığımızı, gidişatın kesintili olmasının doğanın gereği olduğu, stratejimiz ne olursa olsun bunun dış etkilerden ciddi etkilenebileceği gerçeğini gözümün önünde tutmak durumundayız. 
 
Yeni gün yeni düşünce açısını getirmez ise
sadece yeni bir kayıptır.   
 
Paylaş Tweet Paylaş
3546 kez okundu
YAZARIN DİĞER HABERLERİ
Değişim Yönetimi
Değişim içinde düzeni koruyabilmek, başlı başına bir sanat. Yakıp yıkmadan, biriktirilmişi ziyan etmeden değiştirebilmek, insanüstü maharet istiyor ve dünyada pek az sayıda DEVAMI...
Gemi-Deniz İlişkisi
Gerçekte nasıl rüzgârın şiddeti ve geldiği yön ağaçları şekillendiriyorsa ve böyle ortama uygun ağaçlar bu coğrafyalarda yaşayakalıyorsa, yerel sanayiler i DEVAMI...
Gidişi Okumak
Taş da yumurtanın üstüne düşse, yumurta da taşın üstüne düşse, olan yine yumurtaya olur. İçinde bulunduğumuz dönemde kanaatimizce sadece üzerinde d&uu DEVAMI...
İlerleme
Ulaşılabilir teknoloji, insan kaynağı, ucuz sermaye ve teşvikli enerji maliyeti ile orta vadede sektörümüzü beklenmedik rekabetler bekliyor.    Mal, hizmet ve DEVAMI...
Değerlendirmeler (II)
Dünya yeni bir stratejik ekonomik çekişme ile daha karşı karşıya. Orta ve Doğu Avrupa, nasıl enerji olarak Rusya’ya bağımlıysa, benzeri bir bağımlılık durumu da, bu defa tüm DEVAMI...
Üretkenlik ile Karlılık
İşin doğası ve kişilere göre büyük değişkenlik gösteren üretkenlik, günümüz dünyasında karlılığın saklı bulunduğu en önemli kavramlardan biridir. M DEVAMI...
Primum Non Nocere
Yazımıza başlık olan Latince özdeyiş tıp okullarında öğrencilere öğretilen ana kurallardandır ve hekime her şeyden önce herhangi bir tıbbî müdahalenin yol açab DEVAMI...
Sular Yükseldikçe
Taş da yumurtanın üstüne düşse, yumurta da taşın üstüne düşse, olan yine yumurtaya olur. İçinde bulunduğumuz dönemde kanaatimizce sadece üzerinde d&uu DEVAMI...
Rekabet Stratejilerinde Odaklanmanın Önemi
Globalleşmenin ekonomi içindeki kıt kaynakları eskiye oranla daha hızlı tükettiği bir gerçek. Dünyanın dört bir yanından gelen rekabetçi baskıya karşılık kıt kay DEVAMI...
Değerlendirmeler (I)
1950’de başlayıp üç yıldan fazla süren iç savaş sonrasında Güney Kore, dünyanın en fakir noktalarından biri durumundaydı... 1960’lı yılların başında, T DEVAMI...
Çözüm Yönetimi Yaklaşımı
Günümüz dünyasının genel ticaret ortamında artık mal yerine çözüm ticareti yapılmaya başlandığını görmeye başlamış durumdayız. Zira çözüm DEVAMI...
SEKTÖREL HABERLER
Dijital Yaşam Korumasının Lideri ESET
Siber güvenlik alanında dünya lideri olan  ESET,  IDC MarketScape’de Dijital Yaşam Korumada “Lider” olarak seçildi.    IDC MarketScape’in değerlendirmesinde “ESET, güve DEVAMI...
Başarılı İşletmelerin Temelinde Güçlü Siber Güvenlik Yatırımları Var
Her yıl Ekim ayı boyunca kutlanan Siber Güvenlik Farkındalık Ayı, şirketlerin siber riskleri daha iyi anlaması, farkındalığı eyleme dönüştürmesi ve güvenliği önceliklendirmesi için önemli bir fırsat s DEVAMI...
Borçelik, “Bu İş Eşitlik İşi” ile TEGEP Öğrenme ve Gelişim Ödülleri’nde Sosyal Etki Ödülünü Kazandı
Borçelik’in, Bursa İş Kadınları ve Yöneticileri Derneği (BUİKAD) ve Nilüfer Organize Sanayi Bölgesi (NOSAB) iş birliğiyle yürüttüğü “Bu İş Eşitlik İşi” projesi, TEGEP Öğrenme ve DEVAMI...
2025’in Zirvesindeki Tehdit: SnakeStealer
Bilgi hırsızları, dijital dünyanın en kalıcı tehditlerden biri olmaya devam ediyor Oturum açma bilgileri, finansal veriler ve kripto para cüzdanları gibi hassas bilgileri hedef alan bu yazılımlar, sistemlere sessizce sızarak DEVAMI...
İş Teklifi Sahte Casusluk Gerçek
Siber güvenlik alanında dünya lideri olan ESET, Kuzey Kore ile bağlantılı Lazarus grubu çatısı altında takip ettiği Operation DreamJob kampanyasının yeni bir örneğini gözlemledi. Kampanyada, savunma sanayisinde faal DEVAMI...
MISAD Yönetim Kurulu Ve Üyeleri Genel Değerlendirme İçin Bir Araya Geldi
11 Ekim tarihinde Cemile sultan korusunda bir araya gelen Metal ısıl işlem sanayicileri derneği üyeleri kahvaltı eşliğinde dernek tüzüğü, BHTS’26 ve ekonomi ve sektör sorunları üzerinde görüşmeler DEVAMI...
Yapay Zekâ İle Büyüyen Yeni Tehdit: Grokking
Sosyal mühendislik siber suçluların dolandırıcılık için yoğun olarak kullandığı yöntemler içerisinde yer alıyor. Çoğunlukla kimlik avı e-postaları, mesajlar veya telefon aramaları yolu kullanılarak yapıla DEVAMI...
Makine Zirvesi 2025 “Rekabetçilik” Kavramını Masaya Yatırıyor
Türkiye Makina Federasyonu (MAKFED) tarafından, makine sektörünün küresel rekabetteki konumunu güçlendirmek ve geleceğe yönelik ortak politikalar oluşturmak hedefiyle düzenlenen Makine Zirvesi 20 DEVAMI...
Yılın İlk 9 Aylık Döneminde Üretim Yüzde 3, İhracat Yüzde 6 Büyüdü!
Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) 2025 yılının ilk 9 aylık dönemine ilişkin verileri açıkladı. Geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3 artış gösteren toplam üretim 1 milyon 31 bin 527 adet olarak ger&cce DEVAMI...
Siber Güvenlik Olmadan Endüstri 4.0 Sürdürülebilir Değil
Günümüzde üretim tesisleri artık arızalı makineler nedeniyle değil, siber saldırılar nedeniyle duruyor. Fidye yazılımları ve veri ihlalleri, üretim hatlarını sekteye uğratıyor; tedarik zincirlerini zorluyor ve marka g DEVAMI...
En Çok Okunanlar Son Eklenenler
Döküm Demir / Çelik Otomotiv Sanayi
YAYIN AKIŞI
FACEBOOK
TWITTER
INSTAGRAM