![]()
“Bu sayımız da Türkiye Endüstriyel fırın imalatında ilklerinden olan Sistem Teknik A.Ş. firmasının ikinci kuşak yönetim kurulu üyesi ve şimdi EFSİAD derneğinin yönetim kurulu başkanı olarak karşımızda olan Beste Özdeşlik Hanımla sektörle ilgili yapacakları, projeleri ve geleceğe yönelik düşüncelerini paylaşalım dedik.”
Sayın Beste Hanım Türk metalürjisine emek veren birisi olarak bize kendinizi anlatır mısınız?
Merhaba öncelikle beni derginizde konuk ettiğiniz için çok teşekkür ederim. Ben bu sene 46. Yılını tamamlamış olan Sistem Teknik Sanayi Fırınları A.Ş.’nin ikinci nesil yöneticisiyim. Şirketimiz kurulduğu günden bu yana ısıl işlem ve metalürji alanında faaliyet gösteren birçok firmaya ısıl işlem fırını sağlamıştır. Türk sanayisinin hızla ilerleme kat ettiği bu süreçte ürettiğimiz makineler ile hizmet vermiş olmaktan gurur duyuyoruz. Eğitimimi Makine Mühendisliği ve Medya Görsel sanatlar üzerine tamamladım. Teknik altyapımızın üzerine iletişim ve pazarlama alanında da kariyerimi birleştirerek her dönem yeni bir vizyonla Sistem Teknik markamızı hem kendi ülkemizde hem de dünyanın hemen hemen her coğrafyasında gururla daha iyi noktalara gelmesi için tüm ekibimizle çabalıyoruz. Sektörümüzü temsilen 2016 yılında kurulmuş olan Endüstriyel Fırın Sanayicileri ve İş İnsanları (EFSİAD) derneğinde iki dönemdir Yönetim Kurulu üyeliği yaptıktan sonra bu sene Mayıs ayında yeni yönetim ile birlikte Başkan olarak görevime devam ediyorum. Bunun yanında Makine İhracatçılar Birliği’nde Türkiye’nin Makinecileri markasını temsilen Yönetim Kurulu’nda bulunmaktan gurur duyuyorum.
Uzun yıllar Türk Endüstriyel Fırın imalatçısı olarak EFSİAD oluşumu ve gelişimi ile ilgili bize bilgi verir misiniz?
EFSİAD esasında kurucu üyelerimizin sektörel ihtiyaçlarını bildirmek üzere Bakanlığa yapılan bir ziyarette firmalar olarak değil dernek olarak ihtiyaçlarını bildirmelerinin daha etkin olacağı geribildirimine istinaden oluştu. 2016 yılında Endüstriyel Fırın sektöründe faaliyet gösteren 17 firma bir araya gelerek derneğimizi kurdular. Bugün 72 üyemiz var ve gittikçe hem paydaşlarımızla hem de etkimizle büyüyoruz. Ayrıca Efsiad ile birlikte oluşan pozitif sinerji ile daha çok dış pazara ulaşmaya başladık ve dünya pazarında %1 olan payımızı %2 seviyelerine çıkarmayı başardık. Bu çabada tuzu biberi olan bütün EFSİAD Üyelerini tebrik ediyorum.
![]()
Yeni dönem EFSİAD yönetim kurulu başkanı ve ekibinizle birlikte planladığınız projeler hakkında bilgi verir misiniz?
5. Dönem EFSİAD Yönetim Kurulumuz oldukça kapsayıcı şekilde hem fırın üreticileri hem de tedarikçi firmalardan oluşmaktadır. Genç ve dinamik bir ekip olmamızın yanı sıra sektörde alanında duayen tecrübeli kişilerden oluşuyor. Göreve başladığımız günden beri çok hızlı ve aktif bir şekilde ilerliyoruz. Öncelikli olarak değerlerimiz sorumluluk duygumuz ve rekabette etik, kapsayıcılık ve işbirliği kültürü, girişimcilik ve elbette teknoloji ve inovasyon odaklılık. Bu değerler çerçevesinde projelerimizi dernek içinde iletişim ve işbirliğini arttırmak üzere etkinlikler ile başlattık. Kapsayıcılık ve işbirliklerini yalnızca kendi üyelerimiz arasında değil, aynı zamanda meslek odaları, diğer sektörel dernekler ve uluslararası üst kuruluşlarda aktif olarak genişletmek niyetindeyiz.
Uluslararası rekabette güçlenmek için global standartlara uygunluk için eğitimler düzenleyeceğiz. Sektörel gelişmeleri yakından takip ederek hedef ülkelere yönelik çalışmalar yapıyoruz. Türkiye’nin Savunma Sanayi’deki gücünü global pazarda iyi yönetmek gerektiğini düşünüyoruz ve Karbon Ayak izi ve enerji verimliliği üzerine özellikle kendimizi fırıncılar olarak sorumlu hissediyoruz. Son olarak da inovasyon kültürünü yaşatmak ve yaygınlaştırmak için ARGE merkezlerini desteklemek ve arttırmak amacıyla eğitimler düzenlemeyi ve akademi sanayi işbirliği alanında somut adımlar atmayı planlıyoruz.
![]()
Global ekonomi krizin de sektörünüzle ilgili ne gibi önlemler ve ileriye dönük nasıl çözümler düşünüyorsunuz?
Özellikle Avrupa’da ciddi bir durgunluk söz konusu, ayrıca savaş öncesinde aktif pazarlarımızdan biri olan Rusya’yı da ambargolardan sonra büyük ölçüde kaybettik. Bu durum elbette bizleri alternatif Pazar arayışlarına itti. Hindistan, Asya kıtası, Kuzey ve Güney Amerika gibi daha uzak coğrafyalarda aktivitemizi arttırmayı planlıyoruz. Buna yönelik sektörel ticaret heyetleri ve fuar katılımları planlıyoruz. Elbette her coğrafyanın ihtiyacı ve hitap eden ürünler farklılık gösteriyor. Buna göre atik bir şekilde pozisyon almalıyız. Ayrıca geleceği yakalamak için global trendleri iyi takip edip geleceğin ürünlerini tasarlıyor olmamız gerekiyor.
Ülkemizin üç tarafında savaş varken sanayimiz nasıl bir durumda olur ve sizce nasıl bir önlem alınır?
Türkiye’nin jeopolitik konumu oldukça kritik. Hem ulaşım yolları açısından çok şanslı bir yerdeyiz, hem de etrafımızda dediğiniz gibi birçok politik gerginlik ve savaşlar sürüyor. Hiç kimse savaşların süregelmesini istemez, elbette barış arzuluyoruz. Özellikle savunma sanayi ve enerji alanlarında ülkelerin ellerindeki teknoloji bir yerde güçlenmemizi sağlıyor. Bu nedenle de sanayiciler olarak elimizden gelen, üretimimizi global teknoloji ihtiyaçlarını karşılar ve inovasyonda öncülük eder hale getirmektir. Bunun yanında bir de savaşın yarattığı bir ekonomi de söz konusu. Alüminyum, demir çelik, çimento ve savunma sanayi gibi birçok alanda yeni yatırımlar ve ihtiyaçlar da tetikleniyor. Bu ihtiyaçlara da en yüksek teknoloji ve altyapılarla karşılık verebilmek gerekecektir.
Türk Endüstriyel Fırın sektörünün Yıllık işlem kapasitesi nedir 2024 ve 2025 yılını değerlendirebilir misiniz?
Endüstriyel fırın ihracatımız 2024 yılı genelinde 9,2 USD/kg değeriyle toplam 337 Milyon USD olarak gerçekleşmiştir. İhracatın ithalatı karşılama oranı maalesef 67% civarında gerçekleşmiştir. 2025 yılının ilk beş ayında ise geçen sene 145 Milyon USD olan ihracat rakamımız bu sene 132 Milyon USD olarak gerçekleşmiştir. Kilogram başına değerimiz ise 9,4 USD/kg olmuştur. Aslında bu değerler kapasitemizin bile oldukça altındadır Türk Endüstriyel Fırın sektörü ülke içindeki ihtiyaçların en az 75%’ini karşılayabilecek kapasitededir. İhracatı arttırmaya yönelik çalışmalarımızın yanı sıra ithalatı karşılama oranımızı da arttırmak istiyoruz. Dış ticaret açığını azaltmak için sadece ihracat yapmak yeterli değildir. Ülkenizdeki sanayicilerin ve kamunun talepleri de yerli makine tercihine yönlenmesi de cari açığımızı azaltacaktır.
Ülkemizde eğitim konusunu nasıl değerlendiriyorsunuz. Sanayinin ihtiyacı olan ara eleman ve mühendis konusunda EFSİAD olarak bir planınız var mı?
Yönetim kurulumuzun akademi işbirliği planları arasında nitelikli iş gücü geliştirme de var. Endüstriyel fırın sektörü Metalurji, Makine, Elektrik, Otomasyon, Enerji ve Mekatronik branşlarının hepsini içinde barındırıyor. Ancak üniversitelerde direkt bizim alanımız ile ilgili bölümler mevcut değil. Bu nedenle öncelikle derneğimize ilgili akademisyenleri fahri üye olarak almak, öğrencilere ulaşmak için kariyer günlerine katılmak, üyelerimizde staj imkanlarını arttırmak ve doktora projelerinde işbirliği yapmak istiyoruz. Bunun yanında endüstri meslek liselerine ara eleman yetiştirmeleri için staj imkanı sağlamayı hedefliyoruz.
Türk Endüstriyel Fırın sektörünün olduğu standartlar nelerdir?
Elbette önceliğimiz endüstriyel termal proses ekipmanları standartları EN-746 serisi ve ISO 13577 eşleniğidir. Bunun dışında EN 12100, ATEX direktifleri ve ISO 13849 gibi makine emniyet standartları da uyum sağladığımız ana standartlardır. Bu standartların dışında hizmet ettiğimiz sektörlere göre müşterilerimizin üretimde sağlaması gereken standartlara da uyum sağlamamız gerekmektedir. Bu standartları da başlıca otomotivde CQI-9, havacılıkta AMS2750 olarak belirtebilirim.
![]()
Hizmet ettiğiniz Türk imalat sektörünü değerlendirir misiniz?
Türk imalat sektörü girişimci yapımızdan ötürü kobi yoğunluğu olan bir sektör ve bu firmaların içinden dünya pazarında liderliğe koşan firmalar da çıkmaktadır. Özellikle otomotiv yan sanayiinde, alüminyum ve demir çelik sektörlerinde çok büyük ve önemli firmalarımız mevcut. Türk imalat sanayicisi girişimci ve özellikle ihracata çok önem veriyor. Gittiğimiz her ülkede fuarlarda artık en çok Türk firmalar ile karşılaşıyoruz ve bu bizi çok mutlu ediyor. Ancak ülkemiz sanayicisi enflasyonla mücadelede oldukça zorlanıyor. Artan işçilik maliyetleri ve malzeme maliyetlerine yansıması bir çok firmayı zora sokmuş durumda. Son iki senedir Avrupa’daki durgunluk da olunca ciddi anlamda zorlanma yaşanıyor ve büyük yatırımlara daha ihtiyatlı yaklaşılıyor. Bu durum makine üreticileri olarak bizleri de olumsuz etkiliyor. Umudumuz ekonomik krizlerin fırsata dönüştürülerek atlatılması yönünde. Türk imalat sektörü girişimci olmasının yanında dayanıklı ve çeviktir de, bunun avantajını yaşayacağımızı umuyorum.
Uluslararası arenada Türk Endüstriyel Fırın sektörünün yeri nerede sizce nerede olmalıdır?
Günümüzde sadece fırın sektörü değil tüm makinecileri rekabette zorlayan bir Çin gerçeği ile karşı karşıyayız. Artan maliyetlerle rekabet etmek neredeyse imkansız hale geldi. Mevcut pazarlarımızı korumamız ve daha maliyet avantajlı çözümlere yönelmemiz gerekiyor. Uluslararası arenada bize benzer fırın imalatçı sayısı yüksek ve çalışma metodları benzer ülke olarak İtalya’yı örnek gösterebilirim. Bana göre Türkiye’nin fırın alanında ihracat rakamları İtalya’yı geçebilecek potansiyelde. Pazar payımızı teknolojimizi satarak genişletmeli ve dünyanın ilk üç fırın ihracatçısı ülkelerinden biri olmalıyız. Uzun soluklu bir yolculuk olsa da ülke olarak dünya fırın piyasasındaki payımızı %3 lere ve ardından %5’ lere çıkarmayı canı gönülden istiyoruz.


